Sade ve gösterişsiz, ancak sıcak ve lüks; bu Rose Uniacke'nin arama kartı, Jo Malone London Townhouse gibi tasarım projelerinde yankı uyandıran bir imza stili. Görkemli ile alçakgönüllü, sofistike ve rahatı, eski ile yeniyi bir araya getirme konusunda uluslararası bir üne sahip olan İngiliz dekoratör, "Bir mekanda bir kez çalıştıktan sonra, onun misafirperver olmasını ve ev gibi hissettirmesini istiyorum" diyor.

“Marka çok net ve güçlüydü ve bu klasik Gürcü binası çok göz kamaştırıcıydı” diyor. 'Fazla resmi görünmesin diye her şeyi yumuşatmak için meşe zemin döşedim. Ayrıca Jo Malone London'ın kokularında kullanılan içerik fikriyle oynayan ham maddeler kullanarak doğal bir his elde etmeye çalıştım. Onlar benim ilham kaynağımdı. Odalarda dengeye ve boşlukların nefes almasına izin vermek konusunda takıntılıyım.'

Geleneksel İngiliz ustalarla yakın bir şekilde çalışan Rose, el üflemeli  cam fenerler, eski bir kumaşçı masasından ilham alan uzun bir meşe masa ve dövme demir ve çelik ayaklı bir yan sehpa da dahil olmak üzere mobilyaların ve aydınlatmanın çoğunu kendisi tasarladı.

Ayrıca, Jo Malone London'ın ünlü paketleme sanatını  yansıtmak için Townhouse'a duvarlardaki kireçli soluk boyadan 'siyah kurdele gibi' doğal patiska yastıkların üzerine dikilmiş ince siyah çizgilere kadar ince ayrıntılar ekledi. Uzun ve ayran sarısı ipek perdeler, birkaç odaya sıcaklık katarken ve karakter ve espri için, bir çift antika art deco cam duvar lambası ve misafir odasında yer alan eski bir siyah ve krem rengi metal zemin lambası ekledi.